GÜRLE ARICILIK

20 Ocak 2012 Cuma

KARDA KOLONİ KONTROLU

Şiddetli kar yağışı nedeniyle kolonilerde aksaklık olup olmadığını anlamak için kızımla birlikte köye gittim.



Kar 30 cm'den fazla, köy içi yollar açılmadığı için arabayı kahvelerin olduğu yerde bırakıp yaya devam ettik.



                       Her taraf bembeyaz, harika görüntüler.




                            Termometre 3,7 dereceyi gösteriyor.

 


                      Kovanların üzeri  kar yığılı, girişler gözükmüyor.



Ana arı kutularının görüntüleri daha da ilginç, yerde sadece kabarıklıklıkar var.


 Tamamı kar altında kalmış.



                 Arka taraflarını açarak alt havalandırmalardan hava akışını sağladım.

Karları temizlemesem de olacakmış, alt kısımda oluşan boşluk rahatlıkla yeterli oksijeni sağlayacak durumda idi.

                               Evin önündeki tarihi çeşme.


                        Aynı dönemde yapılan, daha sonra kahve önüne nakledilen çeşme.
                           
                               Zamanında ipek böcekçiliği yapılan evler.

İpek böcekçiliği yapılmasa da ikamet etme amacıyla görevini hala sürdürüyor.

Karda koloni kontrolu ancak bu şekilde olur.


1 Ocak 2012 Pazar

ULUDAĞ ARICILIK DERNEĞİ TOPLANTISI

Haftaya yoğun başlamıştık, sonuna kadar devam ettik.

Arıcıların sezon sonu işlerin yavaşladığı dönemlerde her ayın son Cumartesi yapılan toplantı, 2011 yılının son gününe denk geldi.

Her zaman Merinos Atatürk Kültür ve Kongre merkezinde yapılan dernek toplantısı, takı ve el sanatları fuarı dolayısıyla, kültür merkezi olarak yeni restore edilen ördekli hamamında gerçekleştirildi.



                   Dışı da, içi de çok şık bir mekan...Bursa bu açıdan çok şanslı bir il.

                                      
                 Sürpriz konuklar vardı, Bursada ikamet eden kızının ziyaretine gelen, Afyon Çaylı arıcı

Mehmet Surucu, Halil Bilen ve Kenan Gişan.

  Teknik Arıcılık Bilgi Paylaşım Forumundan tanıdığımız Mehmet beyle yüzyüze tanışma fırsatı bulduk.



                                     İrfan Kandemir hocanın gelişi ise, tam sürpriz oldu..

Amerikada yaptığı çalışmalardan ve Güney Kore ziyaretiyle ilgili, en önemlisi ise ülkemizdeki Anadolu arısı ve diğer ırklarla ilgili gen kaynaklarından bahsetti.

Bir başka sevindirici bir olay da ülkemizde Anadolu arısının varlığının olduğu ve diğer bölgelerdeki arıların hangi ırka ait olduğunun DNA analizlerinin tarafından yapılabiliyor olmasıydı.



Toplantı Halil Bilen'nin Mustafakemalpaşa'da varroa konusunda yapmış olduğu sunumun, kısa bir özetiyle devam etti.

Önümüzdeki 2012 yılı Ocak ayı toplantısında, bu sunumun tamamını tekrar izleme imkanı bulacağız.

Varroanın arı ölümleri üzerindeki etkisi tartışmasız en önemli sebeplerden birisi..

Bu konuda konuştuğumuz tüm akademisyenler hemfikir.

Söylenen  tek bir şey var, arılarınızda varroyla ciddi manada mücadele edip kontrol altına alın, başka hiçbir mücadeleye gerek yok.

Kolonilerin sönmesine yol açan etken varroanın direkt olarak kendisi değil, açmış olduğu yaralardan içeriye giren virüslerdir.

Gelişimini tamamlayamamış yerlerde sürünen kanatsız arıların tümünün sebebi virüslerdir.

Sağlıklı arılarla çalışmak istiyorsak; bu belayı kontrol altına almayı ve onunla mücadele etmeyi öğrenmemiz gerekir.